Göz Kapağı Düşüklüğü Kimlerde Görülür? Göz kapağı düşüklüğü, tıbbi adıyla ptozis, yalnızca estetik bir durum değil; aynı zamanda nörolojik, kas ve yaşlanma süreçlerinin bir yansımasıdır. İnsan yüzünün ifade gücü, gözlerin açıklığıyla doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle göz kapağındaki her değişim, hem fonksiyonel hem de psikolojik etkiler yaratabilir. Göz kapağı düşüklüğü, doğuştan olabileceği gibi yaşamın ilerleyen dönemlerinde de ortaya çıkabilir. Tarih boyunca hem tıp literatüründe hem de sanat eserlerinde bu durum farklı biçimlerde yorumlanmıştır. Günümüzdeyse modern tıp, bu olguyu yalnızca estetik bir problem değil, bütüncül bir sağlık göstergesi olarak ele almaktadır. Tarihsel Arka Plan: Antik Dönemden Modern Tıbba Göz kapağı düşüklüğüne ilişkin…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Hukukun en karmaşık alanlarından biri, suçtan elde edilen gelirlerin aklanmasıdır. Çünkü burada mesele yalnızca bir suçun işlenmesi değil, o suçun izlerinin silinmesi ve adaletin izlenemez hâle getirilmesidir. Kimileri için “aklama” teknik bir terimdir; kimileri içinse küresel ekonominin en sinsi tehditlerinden biri. Farklı toplumlarda farklı anlamlar yüklenen bu suç, bazen organize suçun omurgası, bazen de finansal sistemin karanlık yüzü olarak görülür. Peki Türkiye’de, yani 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na (TCK) göre aklama suçu nasıl tanımlanır ve cezası nedir? Gelin, hem yerel hem de küresel gözlüklerle bu karmaşık yapıyı birlikte çözelim. 5237 sayılı TCK’nın 282. maddesi, “suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama” suçunu…
Yorum BırakGörsel Araçlar Nelerdir? İktidarın Gözünden Toplumsal Görünürlük Bir siyaset bilimci için görsel araçlar yalnızca iletişim teknolojileri değildir; onlar, iktidarın kendini görünür kılma biçimleridir. Görsel, siyasetin yeni dili haline gelmiştir. Bugünün dünyasında görüntü üretmek, yalnızca bilgi üretmek değil, aynı zamanda meşruiyet inşa etmektir. Görsel araçlar — medya, sosyal platformlar, kamu spotları, afişler, fotoğraflar, semboller — artık siyasal gücün dolaşım araçlarıdır. Her biri, iktidarın toplumsal belleğe kazıdığı imgelerle, vatandaşın zihninde düzen kurar. Bir devlet, kendini nasıl gösterdiğiyle var olur; bir toplum ise, nasıl baktığıyla yönetilir. İktidar ve Görselliğin Birleşimi İktidar, tarih boyunca görünürlükle beslenmiştir. Krallar tacını, modern devletler bayraklarını, partiler ise logolarını…
Yorum BırakCaO Nedir, Nerelerde Kullanılır? Kirecin Görünmez Gücü Üzerine Bir Yolculuk Bazen bir kimyasal madde, hayatın neredeyse her alanında sessizce iş görür ama kimse onun adını hatırlamaz. CaO — yani kalsiyum oksit veya halk arasındaki adıyla sönmemiş kireç — tam da böyle bir kahraman. İlk kez adını bir inşaat tabelasında duymuş olabilirsiniz; belki de bir tarla kenarında beyaz toz hâlinde görmüşsünüzdür. Ama aslında CaO, hem modern endüstrinin hem de insanlık tarihinin görünmez mimarlarından biridir. Gelin bu gizli bileşiğin ardındaki hikâyeyi birlikte keşfedelim. Kalsiyum Oksit (CaO) Nedir? CaO, kireç taşının (kalsiyum karbonat – CaCO₃) yüksek sıcaklıkta ısıtılmasıyla (kalsinasyon) elde edilen beyaz, katı,…
Yorum BırakAyna Sırrı Nedir? Öğrenmenin Yansıtıcı Gücü Üzerine Pedagojik Bir Yolculuk Bir Eğitimcinin Gözünden: Öğrenmek, Kendine Bakmayı Öğrenmektir Bir eğitimci olarak her zaman şuna inanırım: öğrenme, yalnızca bilgi edinme süreci değil; bireyin kendini tanıma, dönüştürme ve yeniden inşa etme yolculuğudur. Bu nedenle “ayna sırrı” kavramı, eğitimin en derin metaforlarından biridir. Ayna sırrı, bir yüzeyin arkasında gizlenen ama tüm yansımayı mümkün kılan ince, şeffaf bir tabakadır. Gözle görülmez ama varlığı olmadan yansıma gerçekleşmez. Tıpkı öğrenme sürecinde olduğu gibi… Öğrencinin iç dünyasındaki sessiz dönüşüm, bilgiyle temas ettiğinde görünür hale gelir. Peki, eğitimdeki “ayna sırrı” nedir? Öğretmen ve öğrenci arasındaki görünmeyen, ama her şeyi…
Yorum Bırak11 Ocak 2024 Ne Kandili? Regaip Kandili’nin Anlamı, Hikâyesi ve Hayatımıza Dokunan Yönleri Bazı tarihler vardır, takvim yapraklarında sadece bir sayı olarak görünür ama ruhumuzda derin bir anlam taşır. 11 Ocak 2024 de işte onlardan biri. “Bugün ne kandili?” diye merak edenlerin kalbinde aynı heyecan var çünkü bu tarih, İslam dünyasının en mübarek gecelerinden biri olan Regaip Kandili’ne denk geliyor. Bu özel gece, sadece bir ibadet zamanı değil; hatırlama, yenilenme ve bağ kurma fırsatıdır. Gelin, bu kutsal gecenin anlamını hem tarihsel verilerle hem de insan hikâyeleriyle birlikte keşfedelim. Regaip Kandili Nedir? Anlamı ve Kökeni “Regaip” kelimesi Arapça’da “çokça istenen, arzulanan,…
Yorum BırakKendi Kendine Gülmek Ne Anlama Gelir? Geçmişten Günümüze Bir Tarihsel Analiz Tarihi bir bakış açısıyla incelediğimizde, insanlık her dönemde kendini ifade etmek için farklı yollar bulmuştur. Kimi zaman bir çığlık, kimi zaman bir gözyaşı, kimi zaman ise bir gülüş… Ancak, kendi kendine gülmek, diğer tüm dışavurumlardan farklıdır. Neden? Çünkü bu davranış, insanın yalnızca çevresine değil, kendisine karşı da bir yansımasıdır. Kendiliğinden bir şekilde gülmek, bir rahatlama, bir ironi veya bir yalnızlık duygusunun dışa vurumu olabilir. Peki, kendi kendine gülmek tarihsel olarak ne anlama geliyordu ve zaman içinde bu anlam nasıl değişti? Bu yazıda, kendi kendine gülmenin geçmişten günümüze olan yolculuğunu,…
Yorum BırakIse Nasıl Açılır Mantık? Toplumsal Yapılar ve Bireylerin Etkileşimi Üzerine Bir Sosyolojik İnceleme Bir Sosyologun Perspektifinden: Toplumsal Yapılar ve Bireylerin Etkileşimi Sosyolog olarak, toplumsal yapıları ve bireylerin bu yapılarla olan etkileşimlerini anlamaya çalışırken, her zaman bir soru zihnimde yankı yapar: İse nasıl açılır mantık? Bu soru, yalnızca bireylerin düşünsel süreçlerini değil, aynı zamanda toplumun onları nasıl şekillendirdiğini de sorgulayan bir anahtar işlevi görür. Toplum, bireyleri sürekli bir biçimde yönlendirirken, bireyler de kendi sosyal çevrelerinde yeni anlamlar ve yapıların şekillenmesine olanak tanır. Birçok açıdan, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratikler, insanların mantıklı düşünme biçimlerini ve toplumsal işlevlerini doğrudan etkiler. İse…
Yorum BırakGönderge İşlevi Nedir? Toplumsal Anlamın Görünmeyen Dili Bir sosyolog olarak sahaya her çıktığımda, insan davranışlarının kelimelerin ötesinde bir dili olduğunu hissederim. Konuşmalar, bakışlar, sessizlikler… Her biri bir gönderge işlevi taşır; yani yalnızca bir şeyi anlatmakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal ilişkileri, rollerimizi ve kimliğimizi de yeniden üretir. Bu yazıda, dilin bu görünmeyen işlevini toplumsal yapıların ve cinsiyet rollerinin içinden geçerek anlamaya çalışacağız. Gönderge İşlevi Nedir? Kavramın Sosyolojik Temelleri Gönderge işlevi, bir dil ögesinin ya da ifadenin dış dünyadaki bir nesne, olay veya olguyu işaret etme özelliğidir. Yani sözcük, yalnızca bir ses dizisi değil; aynı zamanda toplumsal bir referans noktasıdır. Bu işlev,…
Yorum BırakFilozofun Girişi: “Nerelilik” Üzerine Bir Düşünce Denemesi Bir filozof için “nerelisin?” sorusu, yüzeyde basit görünse de aslında kimlik, aidiyet ve varlık meselesinin tam ortasındadır. Çünkü bir yerin insanı olmak, sadece coğrafi bir konum belirtmez; aynı zamanda varlığın dünya içindeki yerini, bilginin sınırlarını ve etik sorumluluğun çerçevesini belirler. “Göksun nereli?” sorusu da bu anlamda yalnızca bir coğrafi soru değildir. Bu soru, insanın toprağa, tarihe ve hafızaya olan bağını yeniden düşünmeye çağırır. — Ontolojik Perspektif: Bir Yer Nasıl “Var Olur”? Ontoloji, yani varlık felsefesi, “var olan nedir?” sorusuna cevap arar. Göksun’un varlığını düşündüğümüzde, karşımıza yalnızca bir ilçe değil, binlerce yıllık bir anlam…
Yorum Bırak